31 Mayıs 2011 Salı

Türkiye'nin seçimi

12 Haziran 2011 tarihinde bir seçimimiz var. Her kafadan bir ses çıkıyor. Herkes bir şeyler vaat ediyor. Bazıları vaatlere ilişkin projelerin altyapılarını ve nasıl gerçekleşeceğini anlatıyor. Hiç kimse halkın önceliklerini kendi önüne koymuyor. İktidar 2002 ve 2007 seçim beyannamelerini önümüze koyup bu listelerin şu kadarını yaptık, bunlar devam ediyor, bunları yapamadık demiyor.

Benim aşağıda yazacaklarım kendi şahsi taleplerimdir.

1. Dokunulmazlıkların kürsü ile sınırlandırılması
2. 20 kişinin grup olmak için yeterli olmasına rağmen %10 barajı ile en az 55 kişi ile meclise girme şartının kaldırılması (minimum grup kurma sayısı baraj olabilir.)
3. Milletvekilliğinin meslek olmadığını ve maddi çıkarlar içermediğini göstermesi açısından, seçilen kişilerin kıyak emeklilik yerine sigorta primlerinin tavan tutardan ödenmesi.
4. 2 yılda süper emeklilik ve görev sırasında çifte maaş ödemelerinin kaldırılması
5. Şeffaf yönetim olabilmesi açısından tüm Belediye şirketlerinin halka açık şirketler haline dönüştürülmesi
6. Yargı sisteminin yargılama aşamasındaki tutukluluk süresinin çok kısaltılması
7. Dış ve iç borcun azaltılarak bağımlılık mekanizmalarının bertaraf edilmesi
8. Dışa bağımlı üretim ve ihracatı azaltacak tedbirler alınması
9. Çevreci enerji üretiminde cazip teşvikler verilerek dışa bağımlılığı azaltmak
10. Nüfusun %25'i marmara bölgesinde yaşamasına rağmen insan deposu bankacılık sektörünü İstanbul'a taşımaktan vazgeçilmesi (Teknoloji bunu anlamsız kılıyor.)(Temiz içme suyunun, elektriğin %25'i bu bölgeye taşınması gerekiyor. Kanalizasyonun %25'i marmara denizine akıyor.İstanbul'un içme suyu ihtiyacı nedeniyle Sapanca gölü mahvoluyor, Bursanın göllerine akan kaynaklar şişelendiği için göller kuruyor.)
11. İhracata yönelik yatırımların (hammadde vs.) kalkınmada öncelikli yerlerde ekstra desteklerle cazip hale  getirilmesi
12. Yurtiçi demiryolu ağının ağırlıklı ulaşım ve nakliye için kullanılacak hale getirilmesi (4 saatte İstanbul'dan Adana'ya, 5-6 saatte Diyarbakır'a ulaşsak ne güzel olurdu.)
13. Tarım yapılacak düz ovaların sanayi alanı olarak kullanılmasının önüne geçilmesi (örneğin Adapazarı)
14. Şeffaf ve özerk Yerel yönetim yapısının kurulması
15. Sıcak paraya önlem olarak tıpkı mevduat bankalarının yaptığı gibi, gelen paradan bir miktar teminatın merkez bankasında sabitlenmesi.
16. Yurtdışına gönderilecek afet yardımlarının sadece Kızılay tarafından gönderilecek şekilde organize edilmesi (kimin nereye ne götürdüğü belli değil.)
17. Siyasi partilerin iç yapısının düzenlenmesi ve parti içinde baraj olmasının engellenmesi katılımın sağlanarak tüm adayların ön seçimlerle teşkilatlar tarafından seçilmesi


Aslında daha birçok yazılacak şey var. Ama yazmış olmak için yazmak gerekmiyor. Ayrıca siyaseten çözülmesi gereken bir çok sorunumuz var. Mesela Güneydoğu sorunu gibi. Ama bu sorun bir kişinin önerileri ile değil toplumsal mutabakatla, özellikle o bölgenin insanının katılımıyla çözülecek bir sorun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder